Başkasının Eli programı, mesafelerin azaldığı, imkanların çoğaldığı toplumlarda, insanlar arasındaki mesafenin sorgulanmasını konu edinen filmlere odaklanıyor. Yenilikçi dilleriyle konvansiyonel sinemaya meydan okuyan filmleri bir araya getiren program, hem günümüz sinemasının Türkiye’de gösterilme fırsatı bulamamış önemli örneklerini, hem de geçmişte çekilip çok az insana ulaşabilmiş filmleri yeniden seyirciyle buluşturmayı hedefliyor.
Gösterimin ardından Burak Çevik moderatörlüğünde Luise Donschen ile bir söyleşi gerçekleştirildi.
Kasanova Geni / Casanovagen
Yön. Luise Donschen
2018 / 67’
Film, ikonografik yönden kışkırtıcı derecede sade bir biçimde açılıyor. Arka planda Campanile di San Marco manzarasının önünden geçen gondollarıyla, Venedik’i görüyoruz. Tüylerle bezeli bir karnaval figürü, arka planın önünde poz veriyor. Adı erkek cazibesiyle birlikte anılan Giacomo Casanova’nın doğum yerinden, ispinozlar üzerinde yaptıkları çalışmalarla Kazanova geninin varlığını kanıtlamaya çalışan biyologlara geçiyoruz. Eğer dedikleri doğruysa, yani dişilerde çok eşliliğin evrimsel açıdan bir avantajı bulunmuyorsa, doğada halen görülebiliyor olması için bu özelliğin babadan kıza aktarılıyor olması gerekli. Kazanova rolünü canlandıran aktör, gösteri sonrasında sahne arkasındaki soyunma odasında söyleşi verdikten sonra, tekrar John Malkovich’e dönüşüyor. Bir dominatrix müşterisini kabul ediyor; çocuklar ormanda oyunlar oynuyorlar. Filmin kurgusu; doğa ve kültür, toplumsal cinsiyet rolleri, arzu, cinsellik, beden ve bedenleşmeye ilişkin unsurları ustalıkla birbirlerine örüyor. 16mm olarak çekilen ve sahnelerle belgesel bölümlerini bir araya getiren film, gerçek ve kurgu arasında, karmaşık bağlantılar kurulmasına izin veren boşluklar bırakıyor. Tematik bağdaşımlara görsel bağlantılar eşlik ederken, doğayı simgeleyen orman, saksı bitkileri ve yağlıboya tablolar, tüyler, pırıltılı ayakkabılar ve kırmızı bir etek, göze olduğu kadar zihne de hitap eden ayrıntılar sunuyor. Kasanova Geni, cezbetmeyi bilen bir film.